Geçmişten Günümüze Evler

İnsanlar avcılık yaparak ve meyve toplayarak yaşadıkları dönemden tarım dönemine geçince toprağa yerleşme zorunluğunu duydular ve o zamana kadar yaşadıkları mağaralardan ve inlerden çıkarak ilk evlerini yapmağa başladılar.

Barınaklar

Çetin bir günün yorucu çalışmasından sonra bir dinlenme ve yaşama yeri olan ev aynı zamanda, insanları kötü hava koşullarından (fırtına, soğuk, güneş) ve tehlikeli hayvanlardan koruyan bir sığmaktır. Bir anlamda, ailenin yurdu’dur; aile bireyleri burada doğar, yaşar ve burada ölür. Evin meydana gelişi insan toplumlarının gelişiminde çok önemli bir aşamadır. Boyutlarıyla, biçimiyle, yapıldığı malzemeyle, konumu ve döşenmesiyle onu kuranların yaşama tarzını ve törelerini yansıttığı gibi, toplumsal veya bireysel ihtiyaçlara da cevap verir. Sözgelimi, bütün kabilenin bir tek aile gibi yaşadığı bazı ilkel toplumlarda herkes tek bir evde oturur.

İlkçağlardan Bugüne

Anadolu’da, ilk yerleşmeler sırasında ev vardı. Bunun en güzel örnekleri Çatalhöyük kazılarında bulunan Cilâlıtaş Dönemi evleridir. Bu evler birbirine bitişik gruplar halindedir, içlerine damdan girilir, iki odalıdır. Büyük odada fırın ve ocak vardır. Küçük oda evin ambarıdır. Bu evler gittikçe gelişmiş, değişmiş, Hititler döneminde taş temel üzerine kerpiç duvarlı evler yapılmıştır. Bazı kazılarda görülen merdiven boşlukları, Hitit evlerinin iki katlı olduğunu açıklar. Bu gelişme yüzyıllar boyu sürmüş ve sonunda bir Türk evi tipi meydana çıkmıştır. Bu evi anlatmadan önce başka bölge evlerine bir göz atmada yarar vardır:

Eski Yunan’da evler kare plan üstüne yapılırdı. Genellikle tek katlıydı ve odalar sütunlarla çevrilmiş bir iç avluya açılırdı. Yalnız kapıdan ışık alırdı. Pencere yoktu. Yunan evi iki bölümden oluşan bir aile konutuydu; birinde erkekler, ötekinde kadınlar ve çocuklar yaşardı.

‘Romalıların evleri biraz daha gelişmişti. Bu evlerin odaları tavandaki bir pencereden ışık alırdı ve bu odalar atrium denen bir salona açılırdı. Romalılar, kiralık ev de yaparlardı. Bunların yer katında dükkânlar, üçdört katı bulan üst kısmında kiralık odalar bulunurdu, ama bu katlarda su ve ısınma düzeni yoktu. Ayrıca odalar bütün hava akımlarına açıktı.

Araplar, M.S. I. yy.dan başlayarak ev yaptılar. Bunların sekiz on katlı olanları bile vardı. Bu evler, şehirlerin ticaret merkezi olan pazar yerlerindeki sokaklara dizilmişti. Zemin taş, duvarlar üst katlarda ahşaptı, damları düzdü. Yağmurun hemen hiç yağmadığı bu kurak ve sıcak iklim bölgesine uygun düşen düz dam, Ortadoğu ve Akdeniz yöresinde çok görülen bir yapı biçimidir.

Geleneksel Türk Evleri

Anadolu ve Rumeli’deki eski Türk evleri, bulundukları bölge ve şehirlere göre bazı özellikler gösterir. Bu evler genellikle ahşap, iki veya üç katlıdır. Sokak üstündeki kapıdan alt kattaki taşlığa girilir. Burada evin hizmet edenlerine ayrılmış odalar, kiler ve ambar bulunur. Mutfak genellikle dışarıdadır. İkinci ve üçüncü katlar, destekler üzerine çıkmalıdır. Selâmlık (erkeklerin yaşadığı bölüm) ve harem (kadınların yaşadığı bölüm) ayrı daireler halindedir. Oturma odalarında genellikle ocak vardır, ama her oda, aynı zamanda yemek ve yatak odası olarak kullanılacak biçimdedir. Sokağa ve bahçeye bakan yanlarda pencereler, bu pencerelerin önünde uzun sedirler vardır. Yer, tahta veya tuğla döşelidir, üzerine hasır, kilim ve halılar yayılır.

Evin sofa veya divanhane denilen bölümünde daha çok yazın oturulur. Bazı evlerde bu sofa veya divanhanenin bahçeye bakan yüzü açıktır. Buraya «hayat» denir. Çok katlı, çok odalı evlere konak, daha çok yazlık olarak kullanılan şehir dışı evlere köşk, su kıyısındaki evlere yalı denir.

Evler, bölge ve şehirlere göre farklılıklar gösterir, dedik. Nitekim, Anadolu evlerinde pencereler genellikle tahta kepenkli, istanbul’da ise kafesli veya pancurludur. Doğu Anadolu evleri, soğuk iklime karşı taştan ve çoğunlukla iki katlı yapılır; iki kat arasındaki döşeme ahşaptır; sokak kapısından taş bir avluya, buradan merdivenle ikinci kata çıkılır; evin ikinci bir avlusu olur ve burada mutfak, ambarlar ve ahır bulunur.

Orta Anadolu’da köy evleri tek katlıdır ve Hitit evlerini andırır. Kasaba ve kentlerdeki iki katlı evlerde alt kat ahır ve ambarlara ayrılmıştır. İkinci katta bulunan ve iç avluya bakan önü açık sofalara Ankara’da sergâh, Kütahya’da yazlık, İzmir’de hanay, kimi yerlerde de tahtepuş denir. Bazı bölgelerde, sofanın avluya açık yüzü kafeslerle kapatılır; bunların dışarıya taşanlarına köşk ya da cihannüma denir.

Rumeli’deki evler genellikle tek katlı ve bahçe içindedir; ortalarında bir taşlık ve çevresinde odalar bulunur.

Köy Evleri

Köy evleri genellikle tek katlı, kerpiçten yapılmış ve toprak damlı evlerdir. Kerpicin üstü samanlı toprakla karılmış bir harçla sıvandıktan sonra badana edilir. Dam, kocaman hatıllar üzerine ağaç dalları kapatıldıktan sonra, samanlı harçla örtülür, loğ taşıyla düzletilir. Sıcak bölgelerde geceleri genellikle bu damlarda yatılır. Bazı bölgelerde birkaç katlı köy evleri de vardır. Bunların alt katları kesme taş olur, üst katları ahşap veya tuğla.

Hayal Ürünü

Yapı tipleri, çağlara göre değiştiği gibi, büyük ölçüde, ülkenin iklimine, oturanların yaşama tarzına ve ellerindeki malzemeye de bağlıdır. Yeni Gine Papularımn ağaçlara tünemiş dallardan yapılma kulübelerinden, Eskimoların donmuş kar bloklarından yapılma ingloolarına kadar, insanların, zekâsı ve çevreye uyma içgüdüsü, yüzyıllar boyunca kıtalar üzerinde harikalar yaratmıştır. Her tür arazide ev yapılmıştır, yapıma en az elverişli görünen yerlerde bile (göl üzerindeki köylerin kazık üzerindeki evleri, dağ kulübeleri), bunlara en alışılmadık biçimler verilmiştir (Afrika savanlarının gülle evleri); bu evlerin yapımında çeşitli malzeme kullanılmıştır.

Tropikal Ülkelerde

Tropikal ülkelerde yapı malzemesi ormandan gelir. Her şey ağaçlardan sağlanır: çatı (tahta), duvar kaplaması ve dam yapraklarla, ağaç kabukla-rıyla, kamışlar, sarmaşıklar, otlar ve hinthurması dallarıyla yapılır. Bütün bu malzeme iç bölümleri ayırmada, yapının çeşitli elemanlarını birbirine bağlamada, yarıkları tıkamada kullanılır.

Okyanusya adalarında yaşayanların evleri dikdörtgen biçimindedir, çepeçevre bir verandayla kuşatılmış ve bu veranda giriş kapısında bir saçakla uzatılmıştır. İçeride iki daire bulunur, biri kadınlar için, öteki erkekler için.
Tropikal Afrika’da da aşağı yukarı aynı tekniklere ve aynı malzemeye rastlanır. Burada ayrıca, tahta veya bambudan duvarların yarıklarını örtmek için ıslatılmış ve yoğurulmuş toprak veya kil de (poto-poto) işe karışır. Ayrıca, 30-40 santimlik, topraktan bir temel üzerinde yükseltilmiş olan kulübe, ormanlık yörede dörtgen ama savan yöresinde yuvarlak ve saman damlıdır.

Her ailenin kulübesi tamtamların ve şarkıların eşliğinde bütün köy halkı tarafından elbirliğiyle inşa edilir.

Modern Ev

Dünya nüfusunun artması, arsaların azalması ve pahalılaşması, evlerin, apartman daireleri biçiminde, bir çatı altında toplanmasına ve yukarıya doğru yükselmesine yol açmış, sanayi çağı bu etkenlerle ev kavramını da değiştirmiştir. Çeşitli tekniklerin gelişmesi sayesinde bugün demir, beton, çelik gibi yeni malzeme, geniş ölçüde taşın ve tahtanın yerini almaktadır. Bu malzemenin sağlamlığı ve ağır yük taşıyabilmesi, mimarlara pek yüksek binalar yapma olanağını vermiştir. Yeni pişirme teknikleri, bol bol, renk renk, çeşit çeşit tuğla ve kiremit yapımına yol açmış; artık elle değil makineyle yontulan taş, yapılara başka bir anlam kazandırmış, gelişen cam sanayii ve çelik konstrüksiyon sayesinde çok büyük pencereler yapıya girmiştir. Nihayet, asansörün icadı gökdelenlerin yapılabilme olanağını sağlamıştır. Böylece, blok halindeki büyük konutlarda aynı dairelerde ortak yaşama düzeni çağımızın zorunlu bir özelliği olarak kurulmuştur.

Nihayet, dünyanın çeşitli yöreleri arasında haberleşme ve ulaşım olanaklarının gelişmesi de, öylesine bir karışım yaratmıştır ki, bugün dünyanın hemen her yerinde birbirine benzeyen evler bulmak mümkündür.

Ev Mimarisi

Evler hakkında bilgi. Ev çeşitleri nelerdir, evlerde hangi malzemeler kullanılır. Ülkelere göre evlerin mimari özellikleri nelerdir. 

Evler değişik malzemelerden yapılır, değişik iklim ve yaşam koşullarına uygun olarak çok çeşitli biçim ve büyüklükte olabilir. Avustralya kırsal alanındaki bir bungalov da Hong Kong şehrindeki bir gökdelen dairesi de bir evdir.

20. yy.da merkezi ısıtma, klima ve izolasyonda kaydedilen gelişmelere rağmen, evler bulunduğu iklimin koşullarına uygun şekilde tasarlandıkları takdirde daha uzun süre dayanır, yaşam koşulları daha rahat ve konforlu olur. Eğimli çatılar yağmur alan yerler için uygun bir seçimdir, sıcak ülkelerde kullanılan kalın duvarlar ve küçük pencereler serinliği içeride tutmaya yarar. Sıcak bölgelerde veranda ve sundurmalar dış mekan odaları gibi iş görür.

Malzemeler

Evler, uzak yerlerden günümüz koşullarıyla taşınan malzemelerle yapılabilir; ancak çoğu ülkede inşaatlar yerel malzemelerle yapılır. Geleneksel inşaat malzemeleri taş, kereste, toprak (genelde briket yapımında kullanılır) saman, kamış ve turbadır.

Kutup bölgelerinde yaşayan Eskimolar, evleri (iglo) için buz blokları kullanır. Afrika’daki Kongo Nehri’nin kıyısında evler örgülü bambu tabakalarından oluşur. Suudi Arabistan’da çöl kumlan preslenerek çamurdan yapılmış kiremitli evlerde kullanılır. Kanada ve İskandinavya ülkeleri gibi geniş ormanlık alanlı ülkelerde ahşap, hâlâ inşaatlarda kullanılan yaygın bir malzemedir.

Stil

Avrupa stili evler ya teraslı sıralar, ya ikiz evler ya da çok katlı apartman daireleri olarak yapılır. Bu tarzda yapılan inşaatlar, arsaların çok pahalı olduğu kalabalık şehir ya da kasabalarda topraktan kazanmayı sağlar.
Ayrıca hem inşaat masraflarını kısar hem de evlerin satış fiyatını ucuzlatır. Apartman dairesi yapma düşüncesi oldukça eskiye dayanır. Antik Roma şehri Ostia’da üç, dört ve beş katlı apartman blokları kalıntılarına rastlanmıştır. Günümüz standartlarına göre bu daireler oldukça geniştir. Bir daire 12 odadan oluşabilir.

Modern inşaat yöntemleriyle birlikte Hong Kong, Kuala Lumpur ve Güneydoğu Asya’da-ki diğer kalabalık şehirlerde 50’den fazla katlı apartmanlar yapılabilmektedir.
Moğolistan’ın göçebe halkı, yurt (ger) adı verilen büyük çadırlarda yaşar. Çadırın üstü deri ya da kumaşla kaplanır. İç kısımlara renkli halılar döşenmiştir.

Afrika’da bulunan Berlin’deki bazı kıyı kesimlerde kulübeler deniz seviyesinin üzerinde kalacak şekilde ayaklıkların üstüne yerleştirilir. Kulübeler yakındaki bambu ormanlarından elde edilen kamışlardan yapılır.