Hititlerin başkenti Hattuşa’dır (Hattuşaş). Hattuşa bugün ilimiz olan Çorum sınırları içinde yer alır.
Hitit krallarının yanında “Tavanna” denilen kraliçelerde yönetimde söz sahibi idi. Buda Hitilerde kadına önem verildiğini gösterir.
Hititlerin devlet işlerinin görüşüldüğü meclise “Pankuş” adı verilirdi.
Hititliler çivi yazısı ve Mısırlıların kullandığı Hiyeroglif (resim yazısı) yazısını kullandı.
Hititliler “Anal” adı verilen yıllıkları yazdılar. Bu Analları tanrıya hesap vermek için yazıyorlardı. Bu nedenle yalan yazmadıkları için Anallar ilk gerçek tarih yazıcılığı sayılmaktadır.
Dünyanın ilk yazılı antlaşması olan “Kadeş Antlaşması” Hitiler ile Mısırlılar arasında yapıldı.
Hititler at yetiştiriciliği yaptı. Küçük ve büyükbaş hayvancılık yaptılar. Maden işlenmeciliği yaptılar.
Hititler, Kafkaslardan Anadolu’ya gelerek Kızılırmak boylarına yerleşmiş ve Hattuşaş merkezli devlet kurmuşlardır.
Başlangıçta Hitit Krallığı, feodal beyliklerden oluşmuştur. Daha sonraları merkezi krallık güçlenerek eyaletlere merkezden valiler atanmıştır.
Hititlerin ilk döneminde kralın yetkileri soylulardan oluşan Pankuş Meclisi tarafından sınırlandırılmıştır. Ancak imparatorluk döneminde kralın yetkileri artmıştır. Hititlerde krallar başkomutan, başyargıç ve başrahip yetkilerine sahip olmuştur.
Devlet yönetiminde kraldan sonra en yetkili kişi “Tavananna” adı verilen kraliçeydi. Tavananna, dinî törenlere başkanlık yapmış ve kral savaşa gittiğinde ülkeyi yönetmiştir.
Hititlerdeki sosyal yapının en üst sınıfını kral ve ailesi oluşturmuş; asillerden başka rahipler, sanatçılar, askerler, memurlar ve köleler gibi sınıflar da yer almıştır.
Dönemin en önemli siyasi gelişmesi, Hititler ile Mısırlılar arasında yapılan Kadeş Antlaşması olmuştur (MÖ 1280).
Anadolu’ya yazıyı Asurlular getirmiştir. Hititler, Asur çivi yazısıyla beraber kendilerine özgü hiyeroglif yazısını da kullanmışlardır.
Hititlerden kalan en önemli yazılı eserler anallardır. Anallar, kral tarafından tanrıya hesap vermek için yazılan yıllıklardır.
Hititler, Anadolu’daki ilk kanunları oluşturmuşlardır. Hitit kanunları, hür vatandaşlara olduğu kadar kölelere de mülkiyet hakkı tanımıştır.
Çok tanrılı dinlere inanan Hititler çevre kültürlerin tanrılarına da inanmışlar, bu nedenlerle de Anadolu’ya “Bin Tanrı İli” denilmiştir.