İkinci Yeni Akımı Nedir Kısaca Özellikleri Temsilcileri

İkinci yeni, Türk edebiyatında Garip şiirinin getirdiği yeniliğe karşı oluşan yenilik hareketi (1956-1960 sonrası),

i. Berk, T. Uyar, E. Cansever, C. Süreyya, Ece Ayhan gibi şairlerin 1955’lerde dergilerde yayımlamaya koyulduğu şiirler O. V. Kanık ve arkadaşlarının 1940’larda gerçekleştirdiği yeniliklerden artık uzaklaşmış görünüyordu. 1956’da M. Erdost, sanat sayfasını yönettiği Pazar postasında da yayımlanan bu yeni şiirlerin anlamla sözcükler arasındaki alışılmış bağlantıyı sarstığına dikkati çekerek hareketi “ikinci yeni” diye adlandırdı.

Garip şiirinin temsilcilerinden O. Rıfat Perçemli sokak (1956) yapıtında şiirin bir sözcük ve görüntü sanatı olduğunu, ancak yalnızca olabilecek görüntülere de, anlama da bağlı kalamayacağını belirtip bu yolda örnekler vererek harekete katıldı.

Garip şiirinin getirdiği ilkelere dayanan şiir günlük yaşamı, küçük insanı, toplum sorunlarını konu ediniyordu. Konuşma diline dayanıyor, yer yer folklordan yararlanıyordu. Akılcıydı. Şiirde anlam bütünlüğünü arıyordu. Anlamca açıktı, ikinci yeni ise bütün bunların karşıtlarını gerçekleştirdi: eski çağları, tarihi, yabansı doğayı, bilinçaltını; yalnızlık, sıkıntı, cinsellik, intihar ölüm gibi temaları konu edindi. Tevrat, İncil gibi metinlerden yararlandı. Kentli aydınların duyarlığını yansıttı. Bilinçaltının özgür çağrışımlarına bağlandı. Dilin yapısını zorlayarak tamlamaları bozdu; sıfatların, eklerin yerlerini değiştirdi; dizelerde harfleri, anlamsız heceleri sıraladı; imgeye ön planda yer verdi. Tek tek dizelerin oluşturduğu güzelliğe dayandı. Bütün bunlar toplumcu eleştirmenlerce siyasal baskıdan doğmuş bir Kaçış şiiri olarak suçlandı.

Hareketin başlıca temsilcileri şunlardır: O. Rıfat {Perçemli sokak [1956], Âşık merdiveni [1958]), i. Berk (Galile denizi [1958], Çivi yazısı [1960], Otağ [1961], Mısırkalyoniğne [1962], Cemal Süreyya (Üvercinka [1958]), T. Uyar {Dünyanın en güzel Arabistan/ [1959]), E. Cansever {Umutsuzlar parkı [1958], Petrol [1959]), Ece Ayhan {Kınar hanımın denizleri [1959]), K. Özer {Gül yordamı [1959], Ölü bir yaz [1960]) vb. 27 Mayıs 1960’tan sonra değişen siyasal, toplumsal koşullar sonucu İkinci yeni şairleri toplumsal içerikli, anlamca daha açık, daha geniş topluluklara seslenmeyi amaçlayan şiirler yazdılar. Ancak hareketin getirdiği imge zenginliği, özenli dize işçiliği daha sonraki dönemlerin şiirlerini de besledi. Farklı yollar izleyecek yeni şairler (A. Behramoğlu, R. Durbaş vb.) ilk yapıtlarında ikinci yeniye bağlanmışlardı. Toplulukta yer almayan şairler de (B. Necatigil, M. Eloğlu vb.) ikinci Yeni’nin uygulamalarından yararlandılar