Kolye Takmanın Tarihçesi ve Kolyelerin Gelişimi

Kolye Takmanın Tarihçesi ve Kolyelerin Gelişimi

Tarihöncesi dönemde ilk kolyeler, deniz hayvanlarının dizilmiş kabuklarından oluşuyordu.

Galyalılar, kalın altın ya da gümüş tellerden yapılan, tasma biçiminde ağır kolyeler takıyorlardı. Ortaçağda kolye, süslenme aracı dışında, şövalyelik tarikatlarında (Altın Post tarikatı, XVII. yy.da Saint Esprit tarikatı) yetki ve onur belirtisi olarak da kullanılıyordu. Barok dönemde kadınlar, inci kolyeleri yeğlerken, XVIII. yy.da boyunlarına renkli bir kaytana ya da siyah bir kurdeleye asılmış minyatür portrelerle süslü madalyonlar taktılar. Bu yüzyılın ikinci yarısındaki en gözde kadın mücevheri, pırlanta kolyeydi (elmas gerdanlık). Birinci imparatorluk döneminde boyuna asılan, uzun ve zarif zincirler, topuz biçiminde kaldırılmış saçlar ve göğüs altından bedeni sımsıkı saran elbiselerle büyük uyum içindeydi. XIX. yy.da ise, elmas ve değerli taşlardan oluşan kolye ve takılar yeğlendi.