Osmanlı Devletinde İçki Yasaklarının Tarihçesi

Osmanlılar da değişik nedenlerle zaman zaman içki yasakları konuldu. Bu yasakların en şiddetlilerinden biri,  Süleyman (Kanuni) dönemindedir. Dönemin ünlü şairlerinden Baki ve Ney’i içki yasağından yakınan şiirler yazdılar, içkiye düşkünlüğüne karşın, II Selim de içki yasağını sürdürdü. Yayınladığı fermanda İstanbul ve Galata’daki meyhanelerin kapatılmasını emretti.

III Mustafa ilk yıllarında birçok yerde meyhaneler açıldı. Ancak 1575’te, III Mustafa’nın yayınladığı fermandan, Müslüman halkın içki içenlerden rahatsız olduğu, sarhoşların kadınlara sataştığı, kadınlar hamamına girdikleri, meyhaneye zorla sokulan bir müezzinin üzerine şarap döküldüğü anlatılır. Bu nedenle cami ve hamamların civarındaki meyhanelerin kapatılması emredildi. Giderek, içkiyi yasaklamaktansa içkiden ağır vergiler almak devletin daha çok işine gelmeye başladı.

I Ahmet’in  bir süre sonra sıkı biçimde uyguladığı içki yasağı, yavaş yavaş geçerliliğini yitirdi. Mustafa I ve Osman II (Genç) dönemlerinde iyice serbest bırakıldıysa da Murat IV döneminde içkiye yeniden, ve bu kez en şiddetli ve amansız yasaklar konuldu. Kendisi içki ve tütün düşkünü olmasına karşın, kahve ve tütünü de yasaklayan Murat IV, bütün kahvehane ve meyhaneleri kapattırdı. Yasağa uymayanlar cezalandırıldı, bazıları idam edildi. İçki yasağının konulduğu yıllarda 6 000 kişi meyhanecilik yapıyor, 300 civarında da koltuk meyhanesi bulunuyordu. Mehmet IV zamanında on bir yıl uygulanan yasak döneminde meyhaneler yıktırıldı.

Silahtar Fındıklı Mehmet Ağa’nın yazdığına göre, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa meyhanecilerden 400 kese akçe rüşvet almış ve meyhane açılmasına göz yummuştu. Bunu duyan padişah hesap sorunca suçu üzerinden atmak isteyen Kara Mustafa Paşa, kethüdası Hasan Ağa’yı öldürttü ve suçlunun cezasının verildiğini padişaha bildirdi. Hazineye kazanç sağlamak için Süleyman II zamanında kaldırılan (1687) içki yasağı, Mahmut I tarafından yeniden yürürlüğe kondu (1740); yalnızca yabancı elçiliklerin gereksinimleri kadar içki alabilmelerine izin verildi.

Selim III döneminde de içki yasağı sürdü. Meyhaneler kapatıldı, içki içenler ağır cezalara çarptırıldı, azınlıklar Müslümanlara içki vermemek konusunda uyarıldı, ancak gizli içki yapımı ve satışı önlenemedi. TBMM hükümeti Kurtuluş savaşı sırasında (23 nisan 1920 – 29 ekim 1923) içki yasağı koydu, içki yasağı, ulusal kuvvetlerin İstanbul’a girmelerinden (6 ekim 1923) sonra bir süre İstanbul’da da uygulandı.