Abdal, tasavvufta, dünya düzenini koruyan ama bu özellikleri gizli kalan veli gruplarından birine verilen ad. Sözcük olarak, bir şeyin yerini tutan ya da bir şeyin karşılığı olan anlamındaki “beder ya da “bedil”in çoğuludur.
Birbirlerinin yerine geçebildikleri ya da aynı biçim ve görünüşteki birini bedel (karşılık) bırakarak istedikleri yere gidebilme gücüne sahip olduklan kabul edildiği için kendilerine bu ad verilmiştir. Sayılarının 40 olduğu ve Şam’da bulunduktan kabul edilir.
İlgili hadis rivayetlerine göre dünya düzeni abdallarla sağlanır. Yağmuru onlar yağdırır, Allah’ın yardımını onlar sağlar, düşmanlara karşı onlann yardımıyla galip gelinir. Abdallar bu mertebeye ibadetle değil, cömertlikleri, kalplerinin temizliği, insanlara öğütte bulunmaları, Müslümanlara merhametleri, kazaya rıza göstermeleri, haramlara karşı sabretmeleri nedeniyle ulaşırlar.
Süfilerin üzerinde ısrarla durmalarına karşın hadis bilginleri abdallarla ilgili hadislerin gerçekdışı olduğunu söylemektedirler.
Abdal deyimi 12. yüzyılda genellikle derviş karşılığı olarak kullanıldı. Türkler arasında daha çok serseri ve dilenci dervişlere bu ad verildi. İran’da ise Kalenderiler bu adla anılırlardı.
14. ve 15. yüzyıllarda Anadolu’da da abdal adı altında batini inançlı birtakım derviş topluluktan türedi. Bunlar “Rum Abdalla-rı” olarak anıldılar. Gene bu yüzyıllarda Abdal Musa, Kaygusuz Abdal, Pir Sultan Abdal gibi bazı şair dervişler tek başlarına abdal adını kullandılar.
Kaynak: AnaBritannica