Bengi Oyunu Nedir? Hangi Yöreye Aittir? Nasıl Oynanır?

Bengi oyunları, toplu oynanan oyunların en tipik örneğidir. Bengi’nin sözcük anlamı, ebedi hayat suyudur. Özellikle Balıkesir, Bergama civarında oynanır. Geniş halkalar halinde, davul ve zurnanın özel bir havasıyla (usulsüz bölüm) oyuna kalkılır. Ağır merdane yürüyüşler, çalımlı hareketler, aralarda uzun havalı ezgiler, birden bire hızlanma oyuncuların oyunu bırakması özellikleri içerisinde sayılabilir. Bengi’nin bir savaş sonu kutlaması oyunu olduğu da söylenmektedir.

Bengi’ye Bergama, Kozak dolaylarında Alay Havası adı da verilmektedir. Alay Havası deyimi Edremit’te de söylenmektedir. Bengi’ye Alay Havası adı çok sayıda oyuncu tarafından oynandığı için de verilmiştir. Müzik Bengi’ye çıkış ve ortada gezinme (gövde gösterisi) havasıdır. Genelikle Ceng-i Harbi denilen savaş müziği çalınır. Efe başı ağır ağır oyuna kalkar, bir süre gezinir ve oyuna başlamak için kol kaldırınca ardından kızanlar da birer birer ve sıra ile oyuna kalkıp efenin etrafında sıralanırlar. Halka tamam olunca efe gür bir sesle (Dehha…) diye nara atar, sert ve anlam ifade eden bakışlarla halkada bulunanları gözden geçirir, diğer zeybekler de bu esnada birbirlerine bakmaktadırlar. Çalgı Bengi havasını çalmaya başlayınca yine Efenin narası ile oyun başlar.

Bengi kahramanlık konularını işleyen bir halk oyunu olarak da kabul edilmektedir. Zafer kutlamaları sırasında oynanmaktadır, iki bölümlüdür.

1. Ölçüsüz, oyuna hazırlık bölümüdür

2. Ritmik bölüm, aksak tartımlıdır. Aksak tartım dokuz zamanlıdır. Ferruh Arsunar “Anadolu Halk Türkülerinden Örnekler” adlı eserinde Bengi Zeybeğinin oynanış sebebini şu şekilde açıklamıştır:

“Çok eski zamanlarda saf halinde muharebe nizamı ile iki taraf karşılıklı durup teker teker pehlivanlarını ortaya çıkarıp savaş meydanı kurulduğu devirlerde, bu iki taraftan hangisinin pehlivanı galip gelirse rakibinin kafasını kesip kendi tarafına fırlatırdı. Bu suretle hangi tarafın pehlivanları galip gelirse, mağlup tarafı bir küme halinde toparlar ve mağlup tarafı pes ettirdikten sonra bu kelleler kümesi etrafında Bengi ismini verdikleri Zeybek Oyunu ‘nu oynayarak zaferlerini kutlarlardı.”

Bu zeybek oyunu da o zamanlardan kalma ismi taşıyan bir zafer kutlama oyunudur. Burada pehlivan sözcüğü savaşçı yerine kullanılmıştır. İki kısımlı olan bu oyun şöyle izah edilmektedir.

1. Başlangıç; tamamen usulsüz olan bu kısım, serbest bir şekilde çalındığı sürece kaç kişi oyuna iştirak edecek ise derhal kendilerine mahsus olan hareketleriyle birer birer meydana gelerek daire şeklini alırlar. Bu yürüyüşlerdeki tarz ve hareket gayet itinalıdır. Çünkü bu hareketler yiğitlik, mertlik, kahramanlığın asil bir şekilde sembolik izahıdır. Oyuncuların meydanda toplanmasına kadar bir kısmı usulsüz olan melodiyi çalmaya devam eder. Oyuncuların tamam olduğu bir sırada baş oynayanın bir işareti ile çalgıcılar ritmik kısma gayet ustalıkla girerler.

2. Ritmik kısma giriş ise mutlaka bir aksak tartım ve 9 sayı ile yapılan ritmin son 3 sayılı darbı ile girilir. Bu oyunda oyuncuların oyunu bırakması söz konusu olamaz. Bunu aşağılayıcı bir davranış sayarlar. Bu nedenle, oyun sonuna kadar oynanır.