Cülus bahşişi, Osmanlı devletinde yeni hükümdarın tahta çıkışında kapıkulu askerleri, ulema ve ileri gelen devlet memurlarına dağıtılan paradır.
Cülus bahşişi, İslam devletlerindeki cülus bahşişi geleneği Osmanlılar’da da vardı. Osman Gazi, Orhan Gazi ve Murat l’in tahta çıktıklarında cülus bahşişi verip vermedikleri bilinmemektedir Bilinen ilk cülus bahşişi, Kosova savaşında ölen babasının yerine tahta çıkan Bayezid I (Yıldırım) tarafından dağıtıldı. Fatih Sultan Mehmet döneminde yasalaştırılan bu gelenek, Rus savaşlarının yarattığı mali bunalım nedeniyle cülus bahşişi dağlamayan Abdülhamit l’in tahta çıkışına (1774) değin sürdü.
Başlangıçta yalnızca kapıkulu askerlerine verilirken, Bayezit II den başlayarak devlet ileri gelenleri, Selim ll’ den başlayarak da ulema bahşiş kapsamına alındı. Yavuz Sultan Selim, kendi dönemine kadar tutarı belirli olmayan cülus bahşişini yeniçeriler için üç biner akçe, cebeci ve topçular için biner akçe, acemi oğlanları için iki biner akçe olarak saptadı. Ayrıca her yeniçerinin gündeliğine iki akçe terakki verilmesi kanunlaştı. Cülus bahşişi özel bir törenle dağıtılırdı. Bahşişin gecikmesi, zaman zaman ayaklanmalara neden olmuş, olaylar ancak bahşiş dağıtıldıktan sonra yatıştırılabilmiştir.
Sefer bahşişi, Karaman seferinden dönerken (1451) kapıkulu askerlerinin saf bağlayarak, “ilk seferdir padişahım, kullara ihsan gerek,” diye bağırmaları sonucu öfkelenen Fatih Sultan Mehmet, yeniçeri ağasını görevden alıp, olayın elebaşlarını cezalandırmasına karşın, ardından her kapıkulu askerine biner akçe dağıttı ğı gibi, seferlerde üstün başarı gösterenlere de bahşiş verme geleneğini yerleştirdi. Sefer bahşişi geleneği kimi zaman aksamalara uğradıysa da Yeniçeri ocağı’nın kaldırılmasına kadar sürdü.