Efes Antik Kenti Özellikleri Nelerdir?


İzmir ili Selçuk ilçesi sınırları içindeki Efes antik kentinin ilk kuruluşu MÖ 6000 yıllarına, Neolitik Dönem olarak adlandırılan Cilalı Taş Devrine kadar inmektedir. Yapılan araştırma ve kazılarla Efes çevresindeki höyükler ve kalenin bulunduğu Ayasuluk Tepesi’nde Tunç Çağına ve Hititler’e ait yerleşimler bulunmuştur. MÖ 1050 yıllarında Yunanistan’dan gelen göçmenlerin de yaşamaya başladığı Efes, MÖ 560 yılında Artemis Tapınağı çevresine taşınmıştır. Kent, en görkemli dönemlerini Yunan ve Romalılar zamanında yaşamıştır.

Antik dünyanın en önemli merkezlerinden biri olan Efes, yaklaşık 6000 yıllık tarihi boyunca uygarlık, bilim, kültür ve sanat alanlarında her zaman önemli rol oynamıştır.

Asya ve Avrupa arasında köprü işlevinde olan Efes önemli bir liman kentidir. Bu konumu Efes’in, çağının en önemli politika ve ticaret merkezi olarak gelişmesini ve Roma Devrinde Asya eyaletinin başkenti olmasını sağlamıştır.

Efes antik kentinde yer alan Artemis Tapınağı Anadolu topraklarında Ana Tanrıça “Kybele” geleneğine dayalı Artemis kültünün en büyük tapınağıdır. Bu tapınak dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilir. Tapınaktan geriye sadece yapının temelleri, bir sütunu ve bazı heykel parçaları kalmıştır. Heykeller bugün British Museum (Britiş Musium)’da sergilenmektedir.

Efes antik kentinin önemli yapılarından biri de Celcius (Celsus) Kütüphanesidir. Roma Döneminin mimari özelliklerini tümüyle yansıtan yapının ön cephesinin dekorasyonu devrinin en güzel örneklerindendir.

Yaklaşık sekiz kilometre karelik bir alana yayılan Efes antik kentinin kalıntıları içinde kazı, restorasyon ve düzenleme çalışmaları yapılmış ve bu bölümler ziyarete açılmıştır. Ancak henüz gün ışığına çıkarılmamış kalıntıların bulunduğu bölümlerde kazı ve restorasyon çalışmaları devam etmektedir.