İskendername, Ahmedi’nin dinsel, ahlaksal, öğretici mesnevisi (1390). İskender’in efsaneleşmiş yaşamını konu edinirken din, tasavvuf, ahlak, felsefe, tarih, coğrafya, tıp vb. konularında bilgiler verir.
İskender’in tarihsel kişiliğini değiştiren ve onu keyani hükümdarı olarak gösteren Firdevsi (Şehname), Nizami (Şerefname, ikbalname) gibi İran şairlerinin yer verdiği efsaneler (kahramanın Çin Seddi’ni yaptırması, bengisuyu aramaya gitmesi vb.) yer yer değişikliklerle aktarılır.
Sözü edilen olayların, kişilerin, varlıkların birer simge olduğu belirtilerek anlatılanlardan öğütler çıkarılır. Örneğin Yecüç-Mecüç topluluğu önüne yaptırılan set (Çin şeddi) şehvet ve hırsa karşı Tanrı’ya bağlanıp kulluk etmenin simgesidir, İskender’in kendisinden önce gelen ve ondan daha sonra gelecek hükümdarları sorması üzerine Aristoteles kısa dünya tarihini, mesnevinin sunulduğu şehzade Süleyman dönemine kadar Osmanlı tarihini anlatır. Burada, ayrıca, İslamlığın ilk dönemi ile Emevi, Abbasî, İlhanlı ve Osmanlı tarihlerine de yer verilmiştir.
“Dâstân-ı tevârîh-i mülûk-i âl-i Osman” (Osmanoğulları hükümdarlarının tarihlerinin destanı) başlıklı bölümde Ertuğrul, Osman, Orhan, Murat, Yıldırım Bayezid ve Emir Süleyman’ dan, bunların dönemlerinden, kişiliklerinden ve yaptıkları işlerden söz edilir. İlk Osmanlı vakayinamesi olan bu bölüm ayrıca basılmıştır (1939). Bu bölüm Ahmedi’ den sonra yazılmış bazı Osmanlı tarihlerine kaynak olarak kullanılmıştır. Yer yer çok sade dili ve anlatımı, Türkçe sözcükler ve deyimlerin bol bol kullanılmış olması bakımından önem taşıyan İskendername’nin 75’i aşkın yazmasını saptayan Dr. İ. Ün-ver, 1444 tarihli bir yazmanın tıpkıbasımını yayımladı (1983).